İnternetin Tarihçesi

İnternetin Tarihi

Günümüzde sosyal medyanın kaynağı olarak nitelendirilen internet, çok uzun bir süredir yaşamımızda yer almaktadır. Buzdolabında, elektronik sigaralarda, MP3 çalarlarda dahi kullanılan bu ağ, neredeyse insanların eli ayağı halini almıştır. Durum böyle olunca kişiler internetin tarihi hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmayı istemektedir.

İnternet sayesinde uzaklar yakın olmuş, iletişim güçlenmiş, bir yerde olan olaydan dünya anında bilgi sahibi olmaya başlamıştır. İnsana kazandırdıkları saymakla bitmeyen bu ağın, zararlı şeylere neden olduğunu da unutmamak gerekmektedir. Dolayısıyla hem aileler, hem çocuklar, hem de yetişkinler, hayatımızın önemli parçalarından biri olan internetin nasıl geliştiğini merak etmektedir.

İlk İnternet Ağı

İnternetin bir örümcek ağı gibi hızlı bir yayılma göstermesi dolayısıyla, ismi genel ağ olarak bilinmektedir. Net teriminin karşılığı olan ağ, interneti temsil etmektedir. Bilgisayarların icat edilmesinin ardından, bilgisayarlar arasındaki haberleşmenin sağlanabilmesi adına bir ağ kurulmuştur. Başlangıçta yalnızca iki bilgisayar arasında oluşturulan ağlar, sonrasında birbirlerine bağlanmışlar ve interneti oluşturmuşlardır. Oluşturulan ilk internet ağının ismi ARPANET olarak bilinmektedir, açılımı Amerikan Gelişmiş Savunma Araştırmaları Dairesi Ağı şeklindedir.

İletilen İlk Mesaj

Interface MessageProcessor olarak bilinen ve mesaj iletimini sağlayan ilk bilgisayar olan IMP’dir. Arpanet üzerinden ilk mesaj, “LOGIN” şeklinde gönderilmeye ve Los Angeles Kaliforniya Üniversitesi laboratuvarındaki Proseför Leonard Kleinrock’a ulaştırılmaya çalışılmıştır. Ancak iletilme sırasında sistemin çökmesi dolayısıyla, iletilen ilk mesaj “LO” olmuştur.

İki Bilgisayar Birbirine Nasıl Bağlandı?

İki bilgisayar birbirine bağlanmadan önce, nasıl bağlanmasının daha uygun olduğunu belirten bir protokol yazıldı. Bu protokole TCP/IP isimleri verildi. Paketler ile taşınan bu protokolün TCP kısmı veri transferinde önemli noktaları belirtirken, IP kısmı taşıma yolunu bulmak içindir. Bu protokoller sayesinde bilgisayarların aynı dili konuşması sağlandı.

İnternetin 30 senelik kullanımıyla beraber, TCP/IP gibi protokoller yazıldı. Bunlardan bazıları bilgisayarlar arası mail gönderip almayı sağlayan SMTP oldu. Bir diğeri dosya transferi sağlayan FTP oldu. Hala kullandığımız bir diğer özellik ise, internet sitelerini görüntülememize yardımcı olan HTTP olmuştur. Bu protokoller internetin daha kolay kullanımına olanak sağlamış, internet dünyasındaki gelişmeleri hızlandırmıştır.

www Nedir?

Türkçesi geniş dünya ağı olarak bilinen World Wide Web yani www, İngilizce’de örümcek ağları için de kullanılan bir kelimedir. Anlamı internet kelimesiyle aynı olan bu kod, farklı iş kollarına sahip olması dolayısıyla farklıdır. İnternet, bağlanmış ağların içerisinde olan bilgisayarları ve bilgisayar görevi gören cihazları içermektedir. Fakat www yani World Wide Web, internet cihazlarını bu ağda bir araya getiren yazılım bağlantıları olarak bilinmektedir. Farklı bilgisayarlar üzerinden, bu ağları görüntülemeyi mümkün kılmaktadır. Aynı anda çok sayıda bilgisayardan aynı ağ görüntülenebilmektedir.

İlk Web Sitesi

Web siteleri, internet ağı içerisinde sürekli açık kalabilen bilgisayarlar olarak tanınmaktadır. İlk web sitesinin 1990 yılında İngiliz Bilgisayar Mühendisi Berners-Lee tarafından kurulduğu bilinmektedir. İnternet dünyasına atılan çok çok önemli bir gelişme olduğunun altını çizmek gerekir. Berners-Lee, ilk web sitesini HTTP protokolü ile oluşturmuştur. Ve oluşturduğu web sitesi, neredeyse büyük bir masayı tamamen kapsayacak kadar geniş ve büyük bir bilgisayar içerisindedir.

İlk web sitesinin hala sergilendiği ve sergileyen yerin de CERN yani Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi olduğu bilinmektedir. İlk bilgisayar kasasının oluşturulduğu bilgisayar üzerinde, “Bu makina bir serverdir, kapatmayın” yazısı hala asılı bir şekilde durmaktadır. İnternetin neredeyse gelişiminin ilk basamağı olan bu bilgisayar, çok çok eski bir model olmasına rağmen bir servet değerindedir ve satılık değildir. Çok büyük bir önem verilen bu bilgisayar, ilerleyen yıllarda çok büyük müzelerde sergilenmeye devam edecektir.

DNS ve Domain

İnternet ağında bulunan her bilgisayarın bir IP adresinin bulunduğu bilinir ve bu bir zorunluluktur. Domain bu IP yerine verilen isimdir ve web sitesine özel biriciktir. Domain istediğimiz web sitesinin IP adresini almak zorunda kalmadan, web sitelerini ziyaret edebilmemize ve yeni web siteleri kurabilmemize olanak sağlayan bir yazılımdır. Çok yakından tanıdığımız www.google.com bir çeşit alan adıdır ve kişi buna tıkladığında arkada bir IP adresine yönlenmektedir.

İlginizi Çekebilir: https://www.kisiselblog.net/domain-nedir/

İnternet çok geliştiği ve çok hızlı bir gelişme gösterdiği için, bölümlendirilmeye başlamıştır. Bölümlerini ayırt etmek için adlandırmalar yapılmıştır. Ayrıca işlemlerin daha kolay olabilmesi adına, bölümler arası iletişime ihtiyaç duyulmuştur. Bunun daha rahat sağlanabilmesi adına, alan adları hiyerarşik bir yapıya sahip bazı kodlar barındırmaktadır. Örneğin kişi alanadim.com adresini almak istediğinde ancak bu ad dolu olduğunda, alanadim.net adresini alabilmektedir. Bunun gibi .com, .net, .xyz, .com.tr gibi çeşitli kodlar bulunmaktadır.

DNS domainlerin saklandığı sunuculara verilen isimdir. DNS sunucularının asıl görevi, alan adını bulup bu ada kayıtlı bilgilerin gönderimini sağlamaktır. Yine çok önemli bir göreve hizmet ettiğinin altını çizmek önemlidir. İnternetin daha rahat ayırt edilmesi ve kullanımının daha kolay hale getirilip, daha hızlı geliştirilebilmesi adına, bu tür ayrımlar yapılmıştır.

Cevapla

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir